Aklım ve kalbim arasında öyle bi çaresiz yerdeydim ki anlatamam. Artık kafayı yemek üzereydim. Mantığımı dinlemek kalbime acı veriyordu. Bu sefer kalbimin sesini dinleyip ona yazdım. 17 dk geç gördü ve o , 17 dk da bile öyle gariptim ki anlatamam. Elim ayağım zangır zangır titriyordu ve ayakta duramıyordum. Kalbimi söylemeye gerek yok . O yerinden çıkacak gibiydi. Sonra çocuk gördü ve konuşmaya başladık
Ayrıca o gece , ona yazmadan önce dışarıda saatlerce tek başıma oturdum. Sakin bi kafayla düşündüm hatta hissettiklerimi yazıya uzunca bi döktüm. Ama artık içimde tutmak acı veriyordu.