Karina’ya dayatılan toplumsal normların baskısı

39

Başkanlık seçim sezonu doruk noktasına yaklaşırken, bu coşku K-pop dünyasına da sıçradı. aespa üyesi Karina, Instagram’da kırmızı bir ceket ve üzerinde 2 numara bulunan bir fotoğraf paylaştı. Bu, sembol rengi kırmızı ve oy pusulası numarası 2 olan Halkın Gücü Partisi’nin adayı Kim Moon-soo’ya destek mesajı olarak yorumlandı. Yorumlar bölümü hızla eleştirilerle doldu: “Böylesine politik açıdan hassas bir dönemde yanlış anlaşılmalara yol açabilecek bir fotoğrafı neden paylaşıyorsun?” “Bir idol neden siyasi görüş bildiriyor?” “Azledilmiş bir başkanın partisini neden destekliyorsun?” Fotoğraf iki saat içinde silindi. Karina ve SM Entertainment, bu paylaşımın kesinlikle siyasi bir amacı olmadığını açıkladı.

Açık konuşalım: Bu bir aşırı tepkiydi. İnsanlar sadece spekülasyon yapmakla kalmayıp, metin içermeyen bir fotoğrafa dayanarak kesin yargılarda bulunacak kadar ileri gittiler. Yine de, gerçekçi bir perspektiften bakıldığında, yanlış anlaşılmaya açık bir bağlamın oluştuğu da bir gerçek. Sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte ünlüler toplumsal konularda daha fazla ses çıkarmaya başladı. 2012’deki başkanlık seçimleri, akıllı telefonların yaygınlaştığı ilk büyük seçimdi ve “oy verdim” selfie’leri paylaşmak bir akım haline gelmişti, bu da beraberinde tartışmaları getirdi. Bir örnekte, bir kişi oy verme merkezinin önünde V işaretiyle poz vermişti ve bu, belirli bir partinin numarasını çağrıştırdığı için seçim yasasına aykırı sayılmıştı. O zamandan bu yana, her seçim sezonu adeta bir görsel ipucu avına dönüşüyor: Oy verme yerine hangi renkle gidildi, nasıl poz verildi gibi detaylar siyasi anlam arayışıyla mercek altına alınıyor.

Karina’nın fotoğrafının başkanlık seçimlerinden bir hafta önce televizyonda yapılan bir tartışma sırasında paylaşılmış olması da muhtemelen yanlış anlaşılmayı arttırdı. K-pop, siyasi açıdan tarafsız kalması için kamuoyunun güçlü baskısı altında. Bir şarkıcının özel herhangi bir sözü ya da davranışı genellikle sert tepkilerle karşılanıyor; bu yüzden eğlence şirketleri iç denetim ve sansür sistemleri geliştirdi. Böyle sistemlerin varlığı yaygın şekilde biliniyor ve bu durum ironik bir şekilde insanların gizli niyetlere daha fazla inanmasına yol açabiliyor. “SM gibi büyük bir ajans, o fotoğrafın nasıl algılanacağını nasıl bilemez?” veya “Mutlaka arkasında bir amaç vardı” gibi varsayımlar bu zihniyeti yansıtıyor. Bir idolün kişisel sosyal medyası olsa bile, sıradan bir bireyin hesapları gibi yönetilmiyor. Bu tartışma, kısmen ajansın risk yönetimindeki eksiklikten kaynaklanan ve önlenebilir bir krizdi.

Yine de net olan bir şey var: İlgili kişi niyetini açıkladıktan sonra bu açıklamanın kabul edilmesi gerekir. Tartışmanın devam etmesi sadece Karina’ya siyasi bir etiket yapıştırmak ve küçük bir olayı onun imajını karalamak için kullanmak anlamına gelir. Halkın Gücü Partisi’nden bazı figürlerin Karina’nın fotoğrafını tekrar paylaşması ve bunu “cesaret gösterisi” veya destek olarak yorumlaması uygunsuzdu. Karina’nın ifade ettiği niyeti görmezden gelerek popüler bir idolü sanki kendilerini açıkça desteklemiş gibi göstermişler ve Karina’nın imajını kendi kampanyaları için etkili bir şekilde gasp etmişlerdir. Bu, siyasi amaçlarla izinsiz kullanım anlamına gelmektedir.

İfade özgürlüğüyle tanınan ABD’de bile, ünlülerin siyasi açıklamaları sıklıkla tepki çekiyor. Yönetim açısından sessiz kalmak en güvenli yol olarak görülüyor. Ünlü pop yıldızı Taylor Swift, çıkış yaptığında plak şirketinin kendisine siyasi konulardan uzak durmasını söylediğini açıklamıştı. Bununla birlikte, 2018 ABD ara seçimlerinde ve 2020 ve 2024 başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti’yi desteklediğini açıkça dile getirdi. Kore ve ABD gibi iki partili sistemlerde, bir partiyi desteklemek genellikle diğer yarıyı dışlamak anlamına geliyor. Swift, Cumhuriyetçilerden eleştiriler aldı fakat duruşundan geri adım atmadı.

Kore’de bir ünlünün siyasi duruşunun genellikle tamamen bastırılmasına karşılık, ABD’de ifade özgürlüğünün idealize edildiği, eleştiriyle birlikte var olduğu bir ortam bulunuyor.

Temel bir soru soralım: Pratik gerçeklikler bir yana, Kore’de neden ünlülerin siyasi görüş bildirmesi yanlış bir davranış olarak görülüyor? Bunun kökeni, kamuoyunun onları “kamuya mal olmuş kişi” olarak etiketlemesi ve etkilerini sorumsuzca kullanmamaları gerektiği uyarısında bulunmasında yatıyor. Siyasi tarafsızlıklarını, neredeyse memurlar gibi korumaları bekleniyor. Elbette geçmişe kıyasla daha fazla ünlünün partizan görüşlerini ifade etmeye başladığı doğrudur, ancak bunların çoğu ana akım medyanın dışında faaliyet göstermektedir. İdoller gibi büyük şöhrete sahip ünlüler hala eski dönemin sınırları içinde kalmaya devam ediyor.

Endüstri açısından bakıldığında, K-pop ajans sistemi içindeki dengesizlik önemli bir rol oynuyor. Bir grubun birkaç üyesi, şirketin gelir ve itibarını omuzlarında taşıyan “nakit inek” konumunda oluyor; bu yüzden onların sözleri ve davranışları, yüzlerce milyar won değerindeki bir şirket için doğrudan risk haline geliyor. Tartışmalardan korumak amacıyla fandomlar, idolleri savunmakta acele ediyor; bazen yorumlara açık olan ifadeleri “aşırı yorumlama” diyerek anlamından arındırıyorlar. Böylece idolün kendini ifade etmesi, sistem içindeki hem içsel hem de dışsal baskılarla fiilen sansürlenmiş oluyor.

Bu tartışma, idol figürü merkezli belirli bir toplumsal baskı biçiminin Kore toplumunda tetiklendiği bir vaka olarak görülmeli. Kamuoyunun tepkisi görünür yüzüyken, altında ajansın sorumluluğu ve daha da derinde baskının temel kodları yatıyor. Bu kod, toplumu oluşturan herkesin üzerine düşünmesi gereken bir konu. Sadece bireysel idolleri suçlayarak geçiştirilemez. Daha özgür bir toplum, Karina gerçekten Halkın Gücü Partisi’ni desteklemiş olsa bile, tartışmalara yol açsa bile bunun bir günah olarak görülmeyeceği bir toplum olacaktır. Cumhurbaşkanlığı seçimiyle sembolize edilen demokratik ruh, özünde her vatandaşın egemenliğini olduğu gibi ifade etmesini tanımak ve buna saygı duymakla ilgilidir.

1. Ayaklanmada suç ortaklığı

2. Karina’nın böyle aniden bitmesine inanamıyorum

3. “Baskıcı”..? ㅋㅋ

4. Ayaklanmaya ortak olmuş, başka ne olabilir ki? ㅋㅋㅋ

5. Bu saçmalık da ne?

6. ???? Ne baskısı? Gazeteci baskının ne demek olduğunu bilmiyor herhalde????

7. Çünkü #2’ye oy verdi

8. Hayır ama FMKorea’da herkes onun tanrıçaları olduğunu kutluyor? Sorun ne?

9. İfade özgürlüğünüz varsa, alabileceğiniz tepkileri de göz önünde bulundurmanız gerekir

10. Ne baskısı? Biz sadece tüketmek istemediklerimizi tüketmeme kararı aldık. Bu baskı mı?

K: pannchoa

Önceki İçerikPark Bogum ve Kim Sohyun’un yeni dizisi Good Boy, karışık tepkiler aldı
Sonraki İçerikThe Boyz Juyeon, ‘girl in red’ paylaşımını hemen Instagram’dan kaldırdı
Subscribe
Bildir
guest
39 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments