GIDLE Soojin’in bugün yaptığı açıklama:
1-6 arasında ilk suçlama gönderisi yazarı (“B”) ve ablası tarafından yapılan iddialara cevap veriyorum.
1. “B”nin kim olduğunu bilmemin nedeni
B’nin ablası gönderisini yüklemeden çok önce, eski sınıf arkadaşlarımdan B’nin benim eski fotoğraflarımı aradığını öğrenmiştim.
Okulda kısa süreliğine yakın arkadaştık, bu yüzden B’nin ablasının adını hatırladım. İnternette ilk gönderisini yazdığında, kullanıcı adından kim olduğunu tahmin edebildim.
B’yi tanımamın sebebi ona zorbalık yapmış olmam değildi, bunu kesin olarak söylemek istiyorum.
2. Trombositopeni iddiasının geri çekilmesi
İlk suçlayıcı gönderide yazar, mağdurun benim ona verdiğim stresten ötürü trombositopeni hastası olduğunu (kandaki düşük trombosit seviyesi) ve hastanede çok zaman geçirdiğini söylemişti.
Ancak B’nin ablası Cube’dan bir temsilciyle görüştüğünde, trombositopeninin okulun üçüncü yılında başladığını söyledi, yani yazıda zorbalık yaşandığı iddia edilen dönemden uzun bir süre sonra. Ayrıca iddia ettiği zorbalığın da hastalığın nedeni olmadığını söyledi.
Yüz yüze görüşmenin ardından, B ve ablası ifadelerini daha belirsiz olacak şekilde değiştirdiler ve iddia edilen zorbalık hastalığa neden olmasa da muhtemelen bir etkisi olduğunu söylediler.
Bu artık bariz bir mağduriyet gibi görünmediğinden, trombositopeni hakkındaki iddialarını sonunda tamamen kaldırdılar.
3. Telefon tartışması
B ile yüz yüze görüştüğümde, onunla telefonda tartışırken küfür ettiğim için defalarca içtenlikle özür diledim. Ancak iddia edilen meyve suyu olayının herhangi bir bölümünün doğruluğunu kabul edemedim. İlk açıklamamda, telefon görüşmesini hatırladığımı ama bu kadar detaylı anlatılan meyve suyu olayına dair hiçbir anım olmadığını yazmıştım. Bunun açıklamamı okuyanların kafasını karıştırdığını anlıyorum ve bunun sorumluluğunu kabul ediyorum.
Telefon görüşmesi hakkında hatırladığım şey şu: B ve ben o gün buluşmayı kararlaştırmıştık ve söz verdiğimiz yerde B’yi bekliyordum. Uzun zaman geçmişti ve B gelmedi, onu aradığımda B birden gelemeyeceğini söyledi. B’nin söz verilen görüşme zamanından çok sonra aniden görüşmeyi iptal etmesi ilk kez yaşanan bir şey değildi, ben de çok öfkelendim ve telefonda ona küfrettim.
O telefon görüşmesi sadece B ile benim aramdaydı ve başka bir arkadaş dahil olmadı. Öfkelenip kendimi kaybetmem ve küfür etmem tabi ki benim hatam, ama B’ye ona zorbalık yapmak için kızdığım doğru değil. Ben küfür etmeye başlar başlamaz, B telefonu ablasına verdi. B’nin ablası o zamanlar bir yetişkindi ve ortaokul öğrencisi olarak küfür ettiğim için beni azarladı ve ben de özür dileyerek telefonu kapattım. Ablası telefonda meyve suyu olayından bahsetmedi ve B ile tartışmamızın nedenini ayrıntılı olarak açıklama şansım olmadı. B, ablasından bana vermek için para aldığını söyledi, ama ben B’den hiç para almadım. Bu telefon konuşmasından sonra B ve ben birbirimizden uzaklaştık.
B’ye asla zorbalık yapmadım, ona şiddet uygulamadım veya eşyalarını çalmadım. Hiç kimseye yukarıda anlattığımdan daha fazla zorbalık yapmadım.
B ile görüştüğümde, B’nin ablasının da o telefon görüşmesinde bana küfrettiğini söyledim. B, ilk başta ablası yanımızda olmasına rağmen ablasının öyle bir şey yapmadığını söyledi ancak daha sonra benim söylediklerimi doğrulayacak şekilde ifadesini değiştirdi. O gece bir Instagram canlı yanını sırasında B’nin ablası söylediği her şeyi hatırlamış gibiydi ve telefon görüşmesinde beni sadece azarlamadığını kabul ediyor gibi görünüyordu.
4. Beden eğitimi dersindeki azar hakkında
B’nin ablası diyor ki B beden dersi sırasında “Oh” adlı bir öğrenci “Kim” adlı öğrenciye farklı bir adla, yani “Nam” adıyla seslendiğinde gülmüş. B’nin ablasına göre, Oh bana bunu anlatmış ve ben tuvaletin önünde, pek çok insanın karşısında B’yi azarlamışım.
‘Oh’ ve ben sınıf arkadaşlarıydık ve Oh bana asla yukarıda anlatılanlara benzer bir şey anlatmadı. Oh ile konuştum, o sırada okulda sadece bir beden öğretmeni vardı. Ortaokulun ilk yılında Oh ve Kim aynı sınıfta değillerdi ve aynı beden eğitimi sınıfında olamazlardı. Birisinin okul saatlerinde başka bir sınıftaki bir öğrencinin adını söylemesi mantıklı değil.
B’ye göre, bu birçok insanın önünde yaşandı, bu yüzden hala görüştüğüm tüm sınıf arkadaşlarımla konuşup sordum, ancak kimse B’nin söylediklerini onaylamadı.
Öğrenci arkadaşlarım ve ben bunun asla yaşanmadığını ve gerçekleşebilecek bir durum olmadığını belirtiyoruz.
5. DM’ler ve okulda şiddet komitesinin kanıt olarak sunulması hakkında
Annemin bir ‘okulda şiddet komitesi’ toplantısı için bir kez okula çağrıldığı doğru. Ama benimle hiçbir ilgisi olmayan bir olay sebebiyle o ‘okulda şiddet’ toplantısına çağrıldım. Annemin konferans salonundan gözyaşları içinde çıktığını hatırlıyorum. Ne konuşması ne de tavırları asla küstah değildi. Öğretmen daha sonra sınıf arkadaşlarımla özel olarak konuştu ve benim herhangi bir suç işlemediğim ortaya çıktı.
Bir ‘okulda şiddet komitesi’ne çağrıldığımı kabul ettiğimi mi söylüyorsunuz?
Tıpkı yukarıda da söylediğim gibi, o okul şiddeti komitesi, haksız yere suçlandığımın ortaya çıktığı bir durumdu. Yapmadığım şeyler için suçlandım ve annem okula çağrıldı. Öyleyse gerçekten bir okul şiddeti komitesine çağrıldığım söylenebilir mi?
Yüz yüze görüşmemizde B ile bu komite hakkında konuştum. Komite herkese açık değildi, bu yüzden durumu ona ayrıntılı olarak anlattım. Cevap gelmedi ve uzun bir sessizlikten sonra annem hakkında hiçbir şey bilmediğini söyledi. Ayrıntılarını bilmediği bir şey hakkında yazı yazmış ve hatta ailemi de olaya sürüklemiş.
B’ye, toplantısı özel olarak yapılan okulda şiddet komitesinde suçlu bulunmadığımı açıkça anlattıktan sonra bile, neredeyse söylediğim her şeyi çıkarıp sadece okulda şiddet komitesine çıkarıldığımı kabul ettiğimi yazdı.
Kayıt olmasına rağmen, bir muhabirle yaptığı röportajda yüz yüze görüşmemizde hiçbir şeyi kabul etmediğimi söylemesine rağmen, birkaç gün sonra benim ‘okulda şiddet’ komitesine çıkarıldığımı kabul ettiğimi yaydı.
6. İlk yüz yüze görüşmenin temsilciler aracılığıyla yapılmasının nedeni
B’nin ablası ilk gönderisini yükledikten sonra, Cube Entertainment ona yüz yüze görüşme talep eden bir mesaj gönderdi. Ancak B’nin ablası, B’nin rahatsız olduğunu söyledi ve görüşmeyi reddetti. Şirket onun isteklerine saygı duydu ve bunun yerine temsilciler aracılığıyla görüşmelerini önerdi. B ile yüz yüze konuşmak istedim, ancak mesajlarda B’nin rahatsız olduğunu söylendi, bu yüzden isteklerine saygı duydum. Bu nedenle ilk toplantımız temsilciler aracılığıyla gerçekleşti. Yüz yüze bir görüşmeden kaçtığım için değildi bu. İlk yüz yüze görüşmemizde B, ilk önce yüz yüze görüşme talep eden kişinin ben olduğumu bile kabul etmişti.
7. madde ve sonrasında, internet üzerinden yapılan çeşitli suçlamalara değineceğim.
7. Mezuniyet törenimizde benimle dans eden arkadaş
Bu kişiyle okulun üçüncü yılından mezuniyet günümüze kadar arkadaş olduğumuzu hatırlıyorum. Mezun olduktan sonra temas kurmadık. Okulda birlikte takılmazdık ama okul bittikten sonra takıldığımızı hatırlıyorum. Hatta o kişinin aile durumunu bile biliyordum, bu yüzden yakın olduğumuzu düşünmüştüm.
Mezuniyetten iki gün önce o kişiyi yemek için eve çağırıp, sonra benimle koreografi öğrenmesini istediğim doğru değil. Mezuniyetten yaklaşık bir buçuk ay önce evimde birlikte prova yapmıştık. Babam da o kişiyi hatırlıyor, provamız sırasında altımızdaki dairede oturan kişinin gürültüden şikayet etmek için bizi aradığını bile hatırlıyor.
Birkaç ay boyunca e-posta yoluyla birbirimizle şarkılar paylaştık ve hala kanıt olarak e-postalarım var.
8. Aktris Seo Shin Ae’nin Instagram gönderisi hakkında
İlk açıklamamda yazdığım gibi, okulda geçirdiğimiz süre boyunca aktris Seo Shin Ae ile hiç konuşmadım. Bu olaylar başlamadan önce onun okulda hangi sınıfta olduğunu bile bilmiyordum.
Asla masasına sigara koymak, mezuniyet mektuplarını çalmak gibi davranışlarda bulunmadım.
Seo Shin Ae hakkında hiçbir şey bilmiyorum ve hakkımızdaki bu tür söylentileri ilk kez duyuyorum. Asla ona zorbalık yapmadım veya arkasından ona küfretmedim.
Ben ne zaman yeni bir açıklama yazsam, Seo Shin Ae aynı anda bir gönderi paylaştı, bu yüzden insanlar yanlış bir şekilde ona zorbalık yaptığıma inanıyor.
Şirketim onun şirketiyle iletişime geçti, ancak yanıt alamadık.
Suçlu değilim, bu yüzden Seo Shin Ae’nin konu hakkında net bir açıklama yapmasını şiddetle rica ediyorum.
9. Pamuklu mont hakkında
Bu da gerçekleşmemiş bir olay olduğundan, nasıl açıklayacağımı bilmiyorum. Ama yazarın iddialarına inanmanın neden zor olduğunu açıklayabilirim.
Bu kişiye okulun ilk yılında yanağına tokat atarak ya da pamuklu montunu keçeli kalemle boyayarak zorbalık yaptığım doğru değil.
Bu kişi, ona zorbalık yaptığımda olaya şahit olan ve ona yardım eden bir arkadaşım olduğunu yazdı. Doğrudan bahsettiği arkadaşla görüştüm ve bununla ilgili hiçbir şey hatırlamadığını söyledi.
Netizenler kişiden montu zarar gördüğüne dair kanıt istediğinde, yazar montu ikinci el sitesinden sattığını söyledi. Yazar, söz konusu zorbalık sırasında değil, yakın zamanda sattığını söyledi. Bu, 10 yıldan eski bir montu satıldığı anlamına gelir. İnsanlar satıcının alıcıyla temasa geçerek zarar görmüş montun bir fotoğrafını almasını talep etti, bu da keçeli kalemle yazılan şeylerin satın alma sırasında silinmediği anlamına geliyordu. Ancak alıcı, mont yıkandığında keçeli kalemin silindiğini söyledi. Bu, 10 yıl önce kalemle yazılmış bir şeyin yıkanınca kolayca silindiğini gösterir. 10 yıl önce keçeli kalemle yaptığımı iddia ettiği izi şimdiye kadar çıkarmaya çalışmadığına inanmak zor.
İkinci el montun reklamında montun hasar gördüğü hiçbir yerde belirtilmemiş. Satıcı ile alıcı arasındaki bire bir sohbette bile, herhangi bir hasardan bahsedilmemiş. İlanlarda herhangi bir hasarın önceden belirtilmesi standarttır, hasarlı bölge alıcıya bir fotoğrafta gösterilir. Satıcının alıcıyla tek bir fotoğraf olmadan tekrar iletişime geçmesinin bir anlamı yok.
İkinci el satış sitesine yüklenen montla birlikte yazılan bilgilere bakarsak ortaokuldayken kullanılan bir mont değil. Yazar, aynı ürün olduğunu düşünerek yanlış bilgileri yazdığını açıkladı. Ancak insanlar montun üretim tarihinin nasıl doğru bir şekilde kontrol edileceğini açıklayıp ve üretim tarihini öğrenmeyi talep ettiğinde, yazar/satıcı yanıt vermedi.
Yazar montla ilgili ilk paylaşımını yaptığında, üçüncü yılda sınıf 2’de olduklarını, benim de sınıf 1’de olduğumu söyledi. Yazar, sınıf 1’in sorunlu öğrencilerle dolu olduğunu ve okul başkanının sınıf öğretmeni olduğunu iddia etti. Ama okulun üçüncü yılında sınıf 2’deydim ve sınıf öğretmenim İngilizce öğretmeniydi. Ayrıca sınıf 1 sorunlu öğrencilerin olduğu bir sınıf değildi. Ayrıca yazar defalarca açıklamasını değiştirdi, ortaokulda sınıf 2 mi sınıf 5’te miydi hatırlamadığını söyledi.
Yazar, o sınıfta bir arkadaşım olduğu için sık sık sınıfa geldiğimi iddia etti, ancak ortaokulun üçüncü yılında en yakın arkadaşlarım benimle aynı sınıftaydı, bu yüzden diğer sınıflara gitmiyordum.
Ortaokulun üçüncü senesinde, sınıf 1 ve sınıf 2 aynı katta, diğer sınıflar ise yukarıdaki kattaydı. Yazar sınıf 2’deyse ve ben sınıf 1’deysem, suçlayanın onun sınıfına ‘çıktığımı’ söylemesinin bir anlamı yok. Söylediği her şey yanlıştı.
10. Diğerleri
İnsanları birbirlerine tokat atmaya zorladığım, paralarını ve eşyalarını çaldığım ya da gruptan bir öğrenciyi dışlayan mesajlar gönderdiğim doğru değil.
Yaşanmamış olaylar için uzun bir açıklama yapamam. Okuldayken hiç bu tür davranışlarda bulunmadım.
İnsanların duygularına hitap etmek yerine, mantıklı, açık ve gerçekleri çarpıtmadan bir yazı yazmak için elimden geleni yaptım. Bir açıklama yapmamın bu kadar uzun sürmesi, suçlu olduğum anlamına gelmez. Ayrıntıları netleştirmek için zamana ihtiyacım vardı, çünkü söylediğim tek bir sözün diğer insanlar üzerinde büyük bir etkisi olacağını biliyordum.
İlk açıklamamı yaptığım zaman, söylentiler ve o aktrisin yaptığı paylaşım beni anında bir “zorba” olarak kamuoyunun önüne koymuştu. En kısa sürede açıklama yazmamın gerektiği bir durumdu, yazdığım açıklamadaki tutarsızlık birçok yanlış anlaşılmaya neden oldu, bu yüzden bir sonraki açıklamama çok daha fazla dikkat ettim. Ancak ilk açıklamamda söylediğim hiçbir şey yanlış değildi.
Bir kadın idolün öğrenciyken sigara içtiğini kabul etmesinin korkunç bir şey olacağını biliyordum, ama gerçeği kabul ettim çünkü her konuda dürüst olmak istiyordum. Öğrenciyken merak ettiğim için bir veya iki kez sigara içtim ama bu davranışın ne kadar yanlış olduğunu anladım. Bu davranışın sorumluluğunu kabul ediyorum ve çok üzgünüm.
Yalan söylentiler uyduranlara karşı delil toplayıp yasal işlem başlatacağız ve bu kişiler kanun önünde yargılanacak. Yanlış bir şey yaptığım ortaya çıkarsa, o zaman elbette verilen cezayı kabul edip gruptan ayrılacağım. Ancak yapmadıklarım hakkındaki gerçekler gün ışığına çıkacaktır.
Bu konuyla ilgili karışıklığa neden olduğum için bir kez daha içtenlikle özür dilerim. Bütün bu olaylar bitene kadar bu konuda samimi ve dürüst olacağım. Teşekkür ederim.
–
1. Bu biraz… Avukatının sıkı çalıştığı çok açık, bu yüzden herhangi bir samimiyet hissedemiyorum
2. Pardon ama onu korumaya devam eden insanlar size söylüyorum, birisini yanlış olarak zorbalık yapmakla nasıl suçlayabilirsiniz? Şu savunmalara son verin. Her şeyin asılsız olduğunu söylediler ve şimdi sözlerini değiştiriyorlar.
3. Başından beri bu skandalla gerçekten ilgilenmeyen biriyim, ancak bu gönderiyi okuyunca, açıklamasının doğru olduğunu ve haksız yere suçlandığını hissettim. Ama onu suçlayan kişilerin yalan söylediğini söylemiyorum. Sadece olaylar yaşanırken orada olmayan insanların, ayrıca ve tutan insanların çok tehlikeli bir şey yaptığını hissediyorum..
4. Tarafsız kalmamız gerektiğini düşünüyorum
5. Hatıraları geri geldi galiba? Zorbalığı hatırlayamadığını kendi ağzıyla söylememiş miydi?
6. Fazla uzun sürdü, bu yüzden ona inanmakta zorlanıyorum
7. Soojin’in okulda zorbalık yaptığını iddia eden çok sayıda kişi vardı. Bunu okuyunca, elinde bir kanıtı olmayan Soojin her şeyin sahte olduğunu söylüyor ama aynı zamanda mağdurlardan delilleri ortaya çıkarmalarını istiyor gibi geldi.
8. Neyse, tüm bunların yasal bir savaş olacağını söylediler, bu yüzden gerçeğin ortaya çıkmasını beklemek çok daha iyi
9. Hatırlamadığını söyledi, sonra detaylı olarak bunları yazdı. Okulda şiddet komitesine çağrılmış, işler bu raddeye gelmişse normal olarak nasıl bir öğrenciydi? Yani haydut gibi davranıyordu ama kimseye zarar vermiyordu? Ya da belki yaptıkları onun için o kadar önemsizdi ki artık hiçbir şey hatırlamıyor?
10. Taraf seçmeyelim
11. Seo Shin Ae peki… ???
12. Gruptan ayrıl
13. Okul şiddeti komitesi iddiasının yalan olduğunu ve dava açacaklarını anlatan bir haber gördüğümü sanıyordum. Ama aslında doğru gibi görünüyor ㅋㅋㅋㅋㅋ
14. Her şeyin yalan olduğunu ve ona inanmamızı kendi ağzıyla söyledi Soojin. Yani şimdi okulda şiddet komitesi olduğu doğru mu? Yani Soojin’in anıları geri mi geldi?
15. Ama zorbalık olmasa bile, okulda kabadayı gibi davranarak dolaştığı doğru gibi duruyor??
[PANN] SOOJIN’İN BU SEFERKİ GÖNDERİSİ EN İYİSİYDİ
Her şeyi o kadar açık ve ayrıntılı yazmış ki, ne kadar vaktini aldı merak ediyorum ㅋㅋㅋㅋㅋ gerçekten, kendisi hakkında yapılan tüm iddiaları açıkladı ve çürüttü. Seo Shin Ae’den açıklama istediği kısım da iyi yazılmıştı.
–
Gönderi tepkisi [+321, -72]
1. [+115, -17] Söylediklerinin hepsi doğruysa, cadı avına kurban gitmiş demektir. Ben olsam bu haksızlıktan dolayı ölürdüm… çok yazık
2. [+92, -17] Bir ayda biriken her şey bir anda yok edildi gerçekten;
3. [+85, -16] Bu sefer gerçekten güzel yazmış. Okurken ona hayran kaldım ve onun için üzüldüm
4. [+58, -6] Gerçekten bu ikinci T-ara skandalı seviyesinde değil mi? Onu suçlayan kişiler kanıt olmadan gönderi yazdı, pislik gazeteciler ve halkın da katılmasıyla bir ay cadı avına kurban gitti. Gerçekten hayatı tehlikede. Ben Soojin’e hiç nefret yorumu yazmadım ve en kötüsüne onun maruz kaldığını düşünüyorum
5. [+48, -5] Ben bir Neverland’im. “shinyeos” demeyi kesin. Aynı istediğiniz gibi her şeyi ayrıntılı olarak yazdı, okuldan arkadaşlarını arayıp onların görüşlerini aldı. Çok uzun sürdü diyordunuz ama her şeyi ayrıntılı yazdı, şimdi de gönderisi çok uzun deyip 3 cümlelik özet istiyorsunuz?? Gidip gönderiyi okuyun
Kaynak: Pannchoa
CUBE ENTERTAINMENT AÇIKLAMASI:
Merhaba, biz Cube Entertainment.
Bu şirketimizin (G) I-DLE Soojin’in okul hayatı hakkındaki son açıklamasıdır.
19 Mart’ta, Gangnam Polis Karakolunda ilk yazar da dahil olmak üzere yalan söylentileri yayanlara ve kötü niyetli yorum yapanlara karşı suç duyurusunda bulunduk.
Şirketin bu yanlış iddialarla ilgili topladığı tüm kanıtları teslim ettik. Sıkı bir soruşturma sonucunda gerçeğin ortaya çıkacağına inanıyoruz. Ayrıca, bu kişilerin verdikleri zararların sorumluluğunu üstlenmeleri için hoşgörü göstermeden dava açacağız.
Yanlış söylentilerin yayılmasına ve kötü niyetli kişisel saldırılara karşı güçlü yasal işlem başlatmaya devam edeceğiz.
