İdollerin ilişkileri neden her zaman tartışmalı?… Fandomların yarattığı “sevgili yasağı” kültürü
İdol flört söylentileri artık sadece basit bir dedikodu olmaktan çıktı.
Son dönemde BTS Jungkook ile aespa Winter arasında ilişki söylentileri ortaya çıktığında, bazı hayranlar işi protesto kamyonları göndermeye kadar götürdü. Geçen yıla dönüp baktığımızda ise Karina’nın oyuncu Lee Jaewook ile olan ilişkisini kabul etmesinin ardından, sadece beş hafta sonra el yazısıyla bir mektup paylaşarak tartışmaları yatıştırmaya çalıştığını hatırlıyoruz. Tüm bunlar, bunun bir tesadüf olmadığını gösteriyor. Aksine, fandomlarla idoller arasındaki “ilişki kuralları”nın ciddi şekilde sarsılmaya başladığının bir işareti gibi duruyor.
İdollerin her zaman özel hayatları vardı, ancak son dönemde hayran tepkilerinin tonu farklı hissediliyor. Artık mesele sadece “Aa, sevgili mi olmuşlar?” değil; daha çok “Bu bir ihanet değil mi?” noktasına kaymış durumda. Online platformlarda, Jungkook–Winter söylentisi ortaya çıkar çıkmaz “Kariyerini koruyan hayranlara saygısızlık bu” ve “Askerlik döneminde hayranların bağlılığını suistimal etmedi mi?” gibi yorumlar hızla yayıldı. Bu da hayal kırıklığının asıl nedeninin ilişkinin kendisinden ziyade, hayranların uzun süredir tükettiği ve duygusal yatırım yaptığı “bağ ile” çelişmesi olduğunu gösteriyor.
Bu yapı içinde idoller en tuhaf, en sıkışmış konuma yerleştiriliyor. Hukuken yetişkinler ve bir mesleğin çalışanları olmalarına rağmen, özel hayatları söz konusu olduğunda hala sanki birilerinden izin almaları gerekiyormuş gibi muamele görüyorlar.
Geçmişte ajanslar en azından asgari düzeyde bir kalkan görevi görürdü, ama artık bunu sürdürmek bile zorlaştı. Fandomlar albüm satışlarını, turneleri ve platform verilerini doğrudan etkileyen kilit paydaşlara dönüştükçe, ajanslar da hayran tepkilerini “yönetilmesi gereken” bir unsur olarak görmeye başladı. Bu süreçte şirket kararları, ilkelere dayanmaktan ziyade kamuoyunun duygularına daha fazla yaklaşır hale geldi.
Bu yüzden ajanslar da çoğu zaman sessiz kalmayı ya da pasif tepkiler vermeyi tercih ediyor. Net bir tutum ortaya koydukları anda, kimi daha fazla kızdıracaklarını hesaplamak zorunda kalıyorlar. Sorumluluk alıp, keskin bir açıklama yapmaktan ziyade, tepkiyi en aza indirmek öncelik haline geliyor.
Bir popüler kültür eleştirmeni, idol endüstrisi ve fandomların yapısal özelliklerine dikkat çekiyor: “İdol endüstrisi ve fandom kültüründe ‘sözde ilişki’ duygusu vazgeçilmez bir unsur,” diyor. “Hem idoller hem de ajansları, hayranlarla bağ kurma sürecinde bu duyguyu aktif olarak kullandı.”
Devamında şöyle diyor: “Özel mesajlaşma servisleri ve hayran imza günleri bunun en temsilî örnekleri. Hayranlar bu ilişkilere zamanlarını ve paralarını isteyerek yatırıyor. Buna karşılık idoller de yalnızca kaliteli müzik ve performanslar üretmekle kalmıyor; kendi içeriklerini de sürekli sunarak, günlük iletişim ve sevgi gösterileri üzerinden hayranlarla kurulan yakınlığı sürdürüyor.”
Ancak hayranların idol ilişkilerine verdiği tepkilerin zaman zaman aşırıya kaçabildiğini ya da çarpıtılabildiğini de vurguluyor. “Bazı hayran tepkilerinin açıkça sınırı aştığı durumlar var,” diyen eleştirmen, şunu da ekliyor: “Öte yandan, hayranların kendi iradeleriyle bir idolün büyümesine önemli ölçüde zaman ve para yatırdıkları düşünüldüğünde, ‘İlişki yaşamak sorun değil ama bunun kamuoyuna nasıl yansıtıldığı konusunda lütfen dikkatli olun’ gibi taleplerin ortaya çıkması da anlaşılabilir.”
Net olan şu ki, K-pop endüstrisi fandomların gücüyle büyüdükçe bu etkinin daha da artması kaçınılmaz. Ancak hayran etkisi, bir sanatçının özel hayatını kontrol etmeye dönüşmemeli. Sevgi saygıyı hak eder; fakat bu sevgi bir sanatçının hayatını sarsacak kadar güçlü hâle geliyorsa, ortada sağlıklı bir sistem yok demektir.
Bir insanın sevmeye hakkı olup olmadığına kim karar verebilir? Bu hak bireyin kendisine aittir. İlişki yaşamak ahlaki bir denetim konusu değil, kişisel bir tercihtir. Bugün ihtiyaç duyulan şey ne daha fazla açıklama ne de daha hızlı özürler; asıl ihtiyaç, birinin özel hayatını tartışma malzemesine dönüştürmemek konusunda asgari bir uzlaşıdır.
Bir anda, god grubundan Park Joon-hyung aklıma geliyor. 2001 yılında kamuoyuna yansıyan bir ilişki nedeniyle fiilen grubundan uzaklaştırılmış ve bir basın toplantısında gözyaşları içinde “Ben 32 yaşındayım…” demişti. Aradan yirmi dört yıl geçti ama idoller hala aynı sorunun karşısında yerinde sayıyor gibi görünüyor.
Makale kaynağı: https://m.entertain.naver.com/now/article/009/0005606659
–
1. Hayır ama eğer en başından beri çıktıklarını açık açık söyleselerdi, biz hiçbir şey demezdik ki??? ㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋㅋ Para kazanmaya devam etmek istiyorsan, kim olduğunu da kabullen~~
2. İnsanlar neden V–Jennie ilişkisiyle Jungkook–Winter ilişkisinin havasının tamamen farklı olduğunu fark etmiyor?
3. Hayranlar ne yanlış yaptı ki? ㅋㅋㅋㅋㅋ İdoller sonuçta imajlarını bize satarak geçimlerini sağlıyor ㅋㅋㅋㅋ
4. İster çıkın ister çıkmayın, umurumuzda değil; biz sadece bunu bu kadar belli etmeyin diyoruz. Bu kadar zor mu?
5. Yine hayranları zihinsel olarak sorunluymuş gibi göstermeye çalışmalarına bakın
6. Sorun şu ki insanlar sevgili yapmayı hayranları kandırmak gibi görüyor. Sence neden şirket içi ilişkiler bu kadar mesele haline geldi? Sanki diğer çalışanlar NPC’ymiş gibi davranılıyor da, o iki kişi yüzyılın ilişkisini yaşıyormuş gibi parlatılıyor.
7. Sonsuza dek hayranlar suçlayacaklar ㅋㅋㅋㅋㅋㅋ
8. Ama bu kadar gürültü koparıp hayranlardan ilişkilerini kabul etmelerini isteyenler zaten o iki kişi. Bu durumda neden suçlanan taraf hayranlar oluyor?
9. Buradaki yorumlar başımı döndürüyor… Siz şimdi onların ilişkiyi belli etmemesini mi istiyorsunuz, yoksa açık açık, kamuoyuna yansıyan şekilde çıkmalarını mı? ㅋㅋㅋㅋㅋ
10. İlişkilerini açıklamaları gerekiyordu
K:Pannchoa
