İş Deneyimi Olan Kullanıcılardan Tavsiyeler

[NetizenAdmin]

İş hayatında bulunmuş, bazı konularda kendi acı deneyimleri sonucunda ders almış olan kullanıcılar, diğerleri için tavsiyelerini paylaşsın. Kulağımıza küpe olsun, belki başka arkadaşları aynı hataları yapmaktan kurtarırız.

Benden ilk tavsiye, tabii hangi işi yaptığınıza göre değişir ama çoğu iş için geçerli: Sizinle aynı pozisyondaki diğer çalışma arkadaşlarınızdan çok daha iyi bir performans sergilemeyin. Size verilen işi gerektiği gibi, sizden beklenen şekilde ve sürede yapın, işi beklenenden daha iyi ve hızlı bitirmeyin. Şirketler beklenenden daha iyi performans sergileyen çalışanları nadiren maaş ve pozisyon artışı ile ödüllendirir. Genellikle bir işi beklenenden daha iyi ve hızlı yapıyorsanız, patronunuz sizden daha fazlasını yapmanızı isteyebilir, yani sizinle aynı maaşı alan kişilerden daha fazla çalışıyor hale gelebilirsiniz.

İkinci tavsiyem, iş arkadaşlarınızın dedikodusunu başka bir iş arkadaşınızla yapmamaya çalışın, er ya da geç bir yerden patlak veriyor ve insanların kulağına gidiyor. İş arkadaşlarının çoğu yalnızca iş arkadaşı olarak kalmalı.

Son tavsiyem de, işinizle ile ilgili konuşmaları mümkün olduğunca yazılı olarak yapın. Konuşarak karar verilen şeyleri sonra tekrardan e-mail ile isteyin, utanmayın. Daha sonra kanıta ihtiyaç duyulabiliyor. Örneğin, yakın arkadaşım sosyal medya ile ilgili bir şirkette çalışıyor ve telefon üzerinden detaylarını aldığı bir iş daha sonra müşteri tarafından 'öyle istememiştim' diye beğenilmedi, halbuki telefonda öyle söylemişti, arkadaşım işin detaylarının email atılmasını isteseydi elinde kanıt olacaktı.

Sizlerin tavsiyelerini de merak ediyorum

 

[bbequitedontcry]

henüz öğrenciyim deneyim kazanmak için bir avukatın yanında çalıştım.
1-her işe koşturmayın. bana hukuk alanında hiçbir şey katmayacak bir sürü ayak işi verdiler sırf bir şeyler öğrenebilirim belki diye göz yumup yaptım çok pişmanım keşke az ye de hizmetçi tut deseydim
2-eğer işinizle ilgili bir sorunuz varsa sizinle yaşıt/aynı mezuniyet senesinde kişilere değil yaşça büyük ve olgun kişilere danışın. yoksa o sorduğunuz kişide bir büyüklenme sizi ezikleme durumu oluyor maalesef bunu da yaşadım..
3-iş arkadaşlarınızla cıvık ya da haddinden fazla samimiyet kurmayın bir süre sonra beyninizi yiyecekler rahat rahat işinizi yapamazsınız
ben bunları tecrübe ettim keşke daha verimli geçirebilseydim bu süreci

 

[Lili Beth]

İş hayatında bulunmuş, bazı konularda kendi acı deneyimleri sonucunda ders almış olan kullanıcılar, diğerleri için tavsiyelerini paylaşsın. Kulağımıza küpe olsun, belki başka arkadaşları aynı hataları yapmaktan kurtarırız.

Benden ilk tavsiye, tabii hangi işi yaptığınıza göre değişir ama çoğu iş için geçerli: Sizinle aynı pozisyondaki diğer çalışma arkadaşlarınızdan çok daha iyi bir performans sergilemeyin. Size verilen işi gerektiği gibi, sizden beklenen şekilde ve sürede yapın, işi beklenenden daha iyi ve hızlı bitirmeyin. Şirketler beklenenden daha iyi performans sergileyen çalışanları nadiren maaş ve pozisyon artışı ile ödüllendirir. Genellikle bir işi beklenenden daha iyi ve hızlı yapıyorsanız, patronunuz sizden daha fazlasını yapmanızı isteyebilir, yani sizinle aynı maaşı alan kişilerden daha fazla çalışıyor hale gelebilirsiniz.

İkinci tavsiyem, iş arkadaşlarınızın dedikodusunu başka bir iş arkadaşınızla yapmamaya çalışın, er ya da geç bir yerden patlak veriyor ve insanların kulağına gidiyor. İş arkadaşlarının çoğu yalnızca iş arkadaşı olarak kalmalı.

Son tavsiyem de, işinizle ile ilgili konuşmaları mümkün olduğunca yazılı olarak yapın. Konuşarak karar verilen şeyleri sonra tekrardan e-mail ile isteyin, utanmayın. Daha sonra kanıta ihtiyaç duyulabiliyor. Örneğin, yakın arkadaşım sosyal medya ile ilgili bir şirkette çalışıyor ve telefon üzerinden detaylarını aldığı bir iş daha sonra müşteri tarafından 'öyle istememiştim' diye beğenilmedi, halbuki telefonda öyle söylemişti, arkadaşım işin detaylarının email atılmasını isteseydi elinde kanıt olacaktı.

Sizlerin tavsiyelerini de merak ediyorum

Size en buyuk tavsiyem evdeyken isi isteyken evi dusunmeyin
Ozellikle evdeyken kendinize ve ailenize zaman ayirin
ben sahsen isle ilgili olumlu veya olumsuz hicbisi dusunmek istemedigim icin hicbir isimi eve birakmiyorum
Yoneticinizin dedikodusunu asla ama asla yapmayin hatta hickimsenin dedikodusunu yapmayin kapali kutu olun

Gönderi otomatik olarak birleştirildi: 9 Ağu 2023

İş hayatında bulunmadım dedim ama iş hayatından da sayılır mı bilmiyorum fakat bir ara bir şeyler satıyordum 3-4 ay sürdü bu satma işim eğer fazla kazanmak istiyorsanız Arapça öğrenin cidden işe yarıyor özellikle ticarette.

Umarim ingilizce ya da korece ogrenebilecegin bir isin olur

 

[kayısı]

Gelmiş benim konu. Hemen başlayayım. Bazı tavsiyelerim özellikle hukuk alanı için olsa da çoğu genel olarak da kullanılabilir.

1- İş arkadaşlarınızla aşırı samimi olmayın. Ben şanslıydım ki, staj yaptığım ofisteki diğer stajyer arkadaşlarımla çok iyi anlaştım, hatta bi tanesiyle evlilik yoluna giriyorum, başka bir iş arkadaşımla da eve çıktım. Ama gerçekten şans eseri denk geldiğim iyi insanlar olduklarını sonradan çalıştığım ofislerde anladım. Çünkü herkes iyi insan değil, maalesef. Kurduğunuz samimiyet gün gelip size patlıyor. Şu an çalıştığım yerdeki iş arkadaşımla çok tatlı ve samimi bir sohbetimiz olmasına rağmen halen birbirimize bey/hanım diye sesleniyoruz ve bu durum belli bir sınırı aşmamızı engelliyor. Size de önerim, gün içinde ne kadar samimi konuşmalar yapıyor olursanız olun bey/hanım sınırını aşmayın. Kendiniz için de, iş arkadaşlarınız için de bu en iyisi olur.

2- "Stajyerim, bedavaya çalışsam da olur, zaten iş öğreniyorum." KESİNLİKLE HAYIR! Özellikle hukuk alanı için konuşacak olursam stajyerin maaş alması ve almaması arasındaki ince sınırı vereyim size: Patronunuzun size yaptırdığı tek şey duruşma "izletmek", dosya "okutmak" ve genel işleyişi "göstermek" ise maaş almanız yanlış zaten. Çünkü siz sadece öğrenmeye gelmişsiniz. Ama sizi adliyeye gönderip "iş yaptırıyorsa", dilekçe "yazdırıyorsa" ve ofisteki ufak tefek işleri de olsa bir şeyleri "yaptırıyorsa" siz artık maaşlı stajyersiniz. Çok özür dilerim ama enayiliğin lüzumu yok. Bedavaya çalışan stajyerler duyuyorum hâlâ. Biz avukat hakları için ayrı bir çaba verip stajyer avukatlar için daha da büyük bir hak savaşı verirken stajyerlerin bedavaya çalışmasına sinir oluyorum. Patronlar size "dışarıda bi milyon tane yeni mezun var, bunu kovsam yenisini bulurum" gözüyle bakıyorken stajyerlerin "bi milyon tane stajyer arayan ofis var zaten" gözüyle bakmaması sinir bozucu. Aynı şekilde sektörde stajyer maaşı 2.500-3.000 liraları bulmuşken halen 2.000 liranın altına iş kabul eden stajyerler de öyle... İş görüşmesinde "verdiğiniz maaş çok düşük, sektör 3.000 teklif ediyor" deyip çıkın bakalım o avukat bir daha 2.000 lira maaş teklif etmeye cüret edebiliyor mu? Bu durum diğer meslekler için de az çok uyarlanabilir. Sakın hak ettiğinizin altındaki maaşı kabul etmeyin!!!

3-

1-her işe koşturmayın. bana hukuk alanında hiçbir şey katmayacak bir sürü ayak işi verdiler sırf bir şeyler öğrenebilirim belki diye göz yumup yaptım çok pişmanım keşke az ye de hizmetçi tut deseydim

bbequite bebeğimin şu cümlesiyle devam etmek istiyorum. Çünkü hem katıldığım hem de katılmadığım yönleri var. Sadece hukuk alanından yola çıkacak olursam, o ayak işleri gün geliyor aşırı işine yarıyor. "Bunu niye yapıyorum yaa" diye ağladığım çok iş verildi bana, hatta bazıları avukatların kullandığı illegal yollardan biriydi ve deli gibi ağladım bunu yapmak istemiyorum diye ama "bu sektör böyle, alış" denildi bana. Çok sonradan haklı olduklarını anladım. Bu sektör yumuşak g**lülüğü kaldırmıyor maalesef. sklıgjdşflgkdşfl Ha ben o illegal yolları kullanır mıyım? Kullanmam, olur biter. Ama sektördeki rakiplerimin nasıl yollar izlediğini, neler yaptığını öğrenmiş oldum böylelikle. Ha ayak işinden kastın ofis temizletmektir, çay dağıtmaktır o başka... O zaten köleliktir ve stajyer çaycı değildir. Çaycılık yaptıran avukatın şeytan taşlanır gibi taşlanması lazım artık. Ama bana verilen ayak işinden bi örnek vereyim: Dosya düzenleme ve evrakların yanına "dava dilekçesi, cevap dilekçesi, bilirkişi raporu" falan yazan küçük kağıtlar zımbalamak... Bunu yaklaşık 200 dosyaya (belki daha fazladır) yaptım. Ama daha dosyada evrak sırasını bilmeyen meslektaşlarım varken ben istediğim evrağı dosyanın içinden saniyeler içinde bulmak gibi bir yetenek kazandım, evrak sırasını bildiğimden dosyayı daha rahat inceleme yeteneği kazandım, detayları gözden kaçırmama yeteneği ve kendi ofisimi açınca (İNŞALLAH) dosyalamayı nasıl yapacağıma yönelik özgüven kazandım. O ufacık şeyler yaparken gözde çok büyüyor ama ileride ofis açma düşüncen varsa veya bir ofiste yükselme/yönetici avukat olma gibi hedeflerin varsa aşırı işe yarayacak bilgiler. Ben mesela kendi işlerimi de yapıyorum ve bir ofisim yok ama dosyalama sistemini bildiğimden çok rahat bir şekilde online olarak da olsa dosyalarımı klasörleyebiliyorum (karmaşa oluşmaması için). Ama baba parasıyla ofis açan 3 yıl kıdeme sahip eski s*lak patronum, dosya tutmaktan acizdi, ofisinde bütün evraklar birbirine girmiş haldeydi ve sırf dosyalama işini biliyorum diye daha ruhsat almama 1 ay varken beni yönetici avukat pozisyonu için işe almıştı. kjsfgklkdşfl Sonra afedersiniz ama bi b*k bilmediğinden bana da hiçbir şey katamayacağını fark edip istifa ettim ordan. O başka başlığı konusu. slkjgfldgf ÖZETLE, stajyerken size verilen işler ufak tefek işler de olsa, neden yaptığınızı sorguluyor olsanız bile yapın. İleride illaki işe yarıyor. Sadece yaptığınız işin -tabiri caizse- "çaycılık/kölelik" olup olmadığına bakıp ona göre yapın. Stajyersiniz diye kölelik yapmanıza veya çay taşımanıza gerek yok.

Gönderi otomatik olarak birleştirildi: 9 Ağu 2023

Bir tane daha geldi aklıma:

4- Yaptığınız işin her adımını, sizin alanınız/sorumluluğunuz olmasa bile öğrenmeye çalışın. Çünkü bir gün gelir de yönetici pozisyonlarına çıkarsanız, size rapor vermekle yükümlü çalışanlarınız sizi ufak tefek şeylerle kandıramazlar veya işi savsaklayamazlar. Bu da babacığımdan bi tavsiyedir, hep aklımda tutmaya çalışırım. Örneğin ben bi dava dosyasında bilirkişi raporu gecikirse ne yapmam gerektiğini çok iyi biliyorum ve ileride bir çalışanım bilirkişi raporu geciktiğinde "Ya Kayısı hanım, şöyle şöyle yaptım olmadı," vs diyerek gecikmeyle ilgili açıklama yaptığında yalan söyleyip söylemediğini anlamış olacağım. Veya, genelde icra dosyalarıyla ofisteki icra katipleri ilgilenir ve ofisimde çalışan icra katiplerinden biri bi icra dosyasıyla ilgili bana rapor verirken yine yalan olup olmadığını anlayacağım çünkü daha öğrenci stajyerken icra dairelerinde koşturup durmuştum. Bunun gibi örnekler her alanda vardır illaki.

 

[Nayna]

-Her işe koşmayın kimse çok çalışıyor diye siz zam yapmaz aksine zaten her işi yapıyor diye tüm işleri size yaptırırlar ve hiç bir işe koşmayanda aa ne kadar yoğun biri ayak işlerini yapacak vakti yok işini mükkemel yapmaya çalışıyor algısı yaratır sizden önce zam alabilir
-İş arkadaşlarınızla çok samimi olmayın over sharing yapmayın. Çoğu içten pazarlıklı olur
-Çaycı temizlikçı aşçı vb. çalışanlarla samimi olmagın yoksa kendi çayınızı yemeğinizi kendiniz doldurmak zorunda kalırsın
-Kimseye siyasi dini görüş belirtmeyin asla ama asla mesela eski patronum babamın eski bir arkadaşıydı ve babamı aşırı müslüman din adamı sanıyordu ama annem ve babam bu dünyanın en koyu ateistleri ve bende katolik hristiyanım ama bayramlarda fln babama mesaj yolluyordu jfdjdjjd.
- sorumluluk almaktan korkmayın ya da çoğunu yaprığınız işin creditini kesinlikle alın
-Kimsenin size isminizle hitap etmesine izin vermeyin aranızdaki ciddiyeti asla bozmayın.
- Şirketin yurt dışı işleri iiçin eğer varsa hep kendinizi ön plana atın eğer varsa yurt dışı ayağında çalışın
-Kesinlikle dil öğrenin bir gün yurt dışında çalışma imkanınız olabilir
- Yaptığınız her iş mükemmel olmak zorunda değil. İyi şekilde yapın ve bırakın geceleri bile o iş yüzünden strese girmeyin çünkü insanlar sizin yaptığınızın yüzde birini bile yapmadan sizinle aynı maaşı alıyor mükemmel işimizi malesef kimse umursamıyor.
- Kimseye maaşınızı söylemeyinki sizi küçik görmeler ya da kıskanmalar olmasın love u

 

[NetizenAdmin]

Her işe koşturmamak, sadece iş tanımına göre iş yapmak ve iş arkadaşlarıyla fazla samimi olmamak sık sık dile geliyor, demek iş ve sektör fark etmeksizin herkesin başı bunlardan dolayı yanıyor

Özellikle iş arkadaşlarımı hep bir nebze uzak tutmuşumdur, öyle ki bana iş yerinde çok soğuk diye laf ederlerdi. Akşam iş çıkışı bir şeyler içelim diyenlere açık açık "tüm gün sizi görüyorum zaten, iş bitince de sizi çekemem" deyip hepsinden kaçınmıştım. Tüm dedikodular o iş sonrası içkilerde dönüyormuş. Sonra hepsinin başı teker teker yandı, CEO'nun kulağına gitti her şey. İş arkadaşlıkları ikiyüzlü oluyor, sizinle dedikodu yapan sonra dönüp başkasına sizi anlatıyor hiç gerek yok. Kendi iş dışı arkadaşlarınızla takılmak en iyisi.