Netizen Turkey Hoş Geldiniz!

Netizen Forum, Türkiye'nin en iyi k-pop forumu. KPOP haberleri, Kore-Türk Dostluk Forum, K-POP Magazin, Tartışmalar, Son Çıkanlar ve dahası.

Kayıt Ol

Soru Kaos Sevenlere Özel

Hangisi haklı?

  • Her zaman David haklıymış

    Kullanılan: 6 31.6%
  • Her zaman Roger haklıymış

    Kullanılan: 0 0.0%
  • Eskiden David şu an Roger haklı

    Kullanılan: 13 68.4%
  • Eskiden Roger şu an David haklı

    Kullanılan: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    19
Ü

Üye silindi 192

Bugün kaos ihtiyacınızı dibine kadar dolduracak bir kavgayı anlatacağım. Profil resmimde gördüğünüz gibi, 70li yılların bir numaralı grubu Pink Floyd yaklaşık 44 yıldır birbiri ile belirli sebeplerden ötürü kavga ediyorlar. Olaya geçmeden önce kişileri tanıtayım kafanız karışmasın.


Syd Barrett
bd887c27-249c-4904-b822-d46ae13f260a.jpeg


Roger Waters
Screenshot_20230729-132156_Chrome.jpg


Rick Wright
Screenshot_20230708-160332_Chrome.jpg


Nick Mason
Screenshot_20230708-160308_Chrome.jpg


David Gilmour
Screenshot_20230729-131706_Chrome.jpg

Screenshot_20230729-131805_Chrome.jpg



Grup aslen 1965 yılında Syd Barrett öncülüğünde bir araya gelmiş ve Barrett grubun lideri olmuştur. Bu dönemler Psikedelik Rock ile dönem gruplarından sıyrılan "Pink Floyd" inanılmaz soundları ve uyuşturucu içmeden etkisini yaşatan şarkılar ile müzik eleştirmenlerini peşlerinden koşturuyordu. Zamanının çok ötesinde bir zekaya sahip olan Syd Barrett aynı zamanda farklı yüzü sayesinde ortamlarda da bayağı popülerdi ama bu onun sonunu getirecek bir kaç şeyden biriydi. 1967'nin sonuna kadar muazzam ilerleyen grup liderin LSD bağımlılığına yakalanması ile ne yapacağını şaşırdı ve ne olur olmaz diye gruba bir eleman daha aldılar, evet o David Gilmour'du. Roger Waters her şeyi hesaplıyordu, Syd bağımlılıktan kurtulamazsa çalmayacak duruma gelecekti o yüzden David'i yedek olarak tutmak pek de mantıksız değildi. Tam da düşündüğü gibi oldu, Syd günden güne LSD ve kadınlara bağımlı oldu, sahneye çıktığı zaman öylece duruyor hatta bazenleri yanlış çalıyordu ki bazı zamanlar sahneye çıkmayı bile reddediyordu. Resmi olarak 1968-1969 yılında gruptan oy birliği ile gönderilen Syd'in yerine David geldi ama bunun o kadar kolay olduğunu falan düşünmeyin, özellikle David ve Roger için bu durum çok zordu çünkü Syd Roger ile çocukluk arkadaşı, David ile de okuldan arkadaştı. Özellikle Gilmour ilk zamanlar Syd'in parçalarını çalmakta çok zorlanıyordu fakat bunun sebebi yetenekleri değildi, aksine David kat be kat daha yetenekliydi lakin arkadaşının yerine geçme düşüncesi onu rahatsız ediyordu.


Gilmour şöyle diyor: Eskiden gruba ilk geldiği zamanlar onunla "yeni çocuk" diye dalga geçiyorlarmış kendi aralarında fakat bu durumu o kadar da takmamış o zamanlar kafaya. Roger Waters'ın Gilmour hakkındaki düşüncesi "Hiçbir zaman David ve Rick benim kadar yetenekli olmadılar, David asla şarkı sözü yazamadı, yüzü güzeldi biz de ilgileri çekmek amaçlı onu yedek olarak aldık" Haklılık payı var, David Gilmour hâlâ daha Axl Rose ile "En güzel yüzlü Rockstar" diye anılıyor, onun için erkek güzeli diyorlardı ve bir nevi Rock dünyasının Leonardo Dicaprio'suydu. Grup şimdinin aksine 69'dan 76'ya kadar gayet iyi anlaşıyorlardı ama ara sıra sürtüşmeler de olmuyor değildi. Grup içinde belli bir gruplaşma vardı, Nick Mason ve Roger Waters kendilerine "iş arkadaşları değil gerçek arkadaşlar" diyorlardı aynı şekilde David Gilmour ve Rick Wright da bu şekildeydi ama Nick Mason diğer iki üyeyle de çok iyi anlaşıyordu yani tarafsız ve grubun en iyi adamıydı diyebiliriz. Roger Waters zaten Gilmour gruba geldiğinden beri pek uyuşmuyordu onunla ama Rick ile eskiden yakın olmalarına rağmen 70lerin sonlarında ona karşı cephe aldı. Bunun sebebi Rick Wright'ın çok zorlu bir boşanmadan dolayı uyuşturucu bağımlılığına yakalanmasıydı ve bu dönemde grup için hiçbir şey yapmıyordu, Roger onu çağırdığında "Tatildeyim çalışamam" diyordu. Roger Waters mükemmeliyetçi kelimesinin sözlük anlamı gibi bir şeydir, o Rick'i haklı bulmuyordu çünkü kendisi de zorlu bir boşanma geçirmişti ama canla başla çalışmaya devam etmişti, ona göre Rick iradesiz ve grubun işe yaramaz kişisiydi. Roger diğer grup üyelerini karşısına aldı ve Rick'i grubu aksattığı için gruptan atmayı teklif etti, bazı kişiler Roger'ın onu tek başına attığını söylemesine rağmen bu yanlıştır zira David buna izin vermezdi, oy birliği ile Rick'i gruptan attılar.


Gelelim asıl 44 yıllık kavgaya, tahmin edebileceğiniz gibi Gilmour ve Waters arasında geçti. Dediğim gibi, Gilmour Waters için sadece fan çekecek bir makine gibi bir şeydi fakat Gilmour gruptaki herkesten daha yetenekliydi, sadece Roger kadar güzel şarkı sözleri yazamıyordu o kadar. Gidip Pink Floyd'un hem en güzel hem de en popüler şarkılarını dinleyin, hepsinin o içinize işleyen müziğinde David'in imzası vardır, sözler ise genel olarak Roger'a aittir. Yani bu ikisi her ne kadar zıt olsalar da bir araya gelince yıkıcı bir güç oluşturuyorlardı. İnanın David Roger bunu isteseydi itiraz etmez ve onunla devam ederdi fakat Roger adamın yıllarca belirli yerlerden açığını bulmaya çalıştı, David'in her yaptığı şeye "yetersiz" gözüyle bakıp onun sinirleriyle oynuyordu, Roger her noktanın kusursuz olmasını istiyordu, yetmezmiş gibi kendini grubun en yetenekli kişisi ve grubun lideri olarak gördüğü için David'e emir falan vermeye çalışıyordu. Duygularını beyninden daha az kullanan Roger'ın aksine David Gilmour çok nazik, duygusal ve romantik bir karaktere sahip bu sebeple hemen isyan etmedi bu duruma ve gruptan çıkmadı. David Roger'ın aksine gittikçe Waters köpürdüğü için David'e daha da kötü davranıyordu. 1976 yılından sonra David resmen Roger ile sadece iş arkadaşı olarak kaldı, en başlarda tüm üyelere iyi davranan ve onlarla gerçekten arkadaş olmak isteyen David artık Roger'ın aşağılamalarına katlanamıyordu bu sebeple aralarındaki diyaloglar büyük ölçüde azaldı. 80 yılında Rick gruptan gidince Roger grubun lideri gibi davranarak grup albümünü (The Final Cut) kendi solo albümüne benzetti, Pink Floyd olmaktan en uzak 3. albüm diyebiliriz bu albüme. David bu duruma katlanamıyordu, istediği şey bu değildi bu dönem David ve Roger'ın birbirine girdiği dönemdir, Roger en sonunda "Pink Floyd benim, dağıtıyorum grubu" diyerek grubu dağıtmak istiyor lakin David ona "Sen gidiyorsun, biz sensiz de yaparız" diyor ve Roger Waters gruptan atılıyor. Tabiki de öyle eli kolu bağlı kalmıyor ve dava açıyor, isim hakkını falan hepsini istiyor. İsim hakkı üyelere kalıyor ama Roger katkıda bulunduğu tüm şarkıları kullanma hakkına sahip oluyor yani istediği parçayı konserlerinde söyleyebiliyor ki David buna bile o kadar takmıyor, kullansın sorun yok diyor. Roger olmadan yapılan ilk albüm pek beğenilmiyor çünkü sözler çok sönük kalıyor ama albüm çok başarılı oluyor. Roger olmadan yapılan bir diğer albümün sözlerini David başkalarına yazdırıyor ki onun da sözleri hiç beğenilmiyor, o da başarılı oluyor ama. Yapılan son albümde bu sefer Rick olmuyor (David Roger gidince Rick'i geri almıştı bu arada) çünkü kanser sebebiyle vefat ediyor hatta dün doğum günüydü, böylelikle Rick Syd'den sonra ölen ikinci üye oluyor. David son albümden sonra grubu dağıtıyor, Rick olmadan Pink Floyd'un olmayacağını söylüyor ve her yıl onu anıyor, Endless River ezici çoğunluğa göre gelmiş geçmiş en kötü ve gereksiz Pink Floyd albümü kabul ediliyor. Kurucu olan Syd de kanser sebebiyle ölüyor ama Syd daha genç ölmesine rağmen çok yaşlı görünüyor çünkü aralıksız yıllarca LSD kullanmış ve en sonunda ablası onu evden yıllarca çıkarmamış, odasında resim yapıp durmuş. Bir bilgi daha, Syd Barrett Şizoid Bozukluğa sahipti bu yüzden inanılmaz bir hayal gücü ve zekaya sahip olduğu düşünülüyordu ki zaten öyleydi, zehir gibi bir kafası vardı fakat 24 yaşında müziği bıraktı ve ölene dek evinde yalnız yaşadı.


Sonuç olarak: David Gilmour ve Roger Waters Twitter'dan Roger'ın "Komünist, Anti Semitik ve Rusya destekçisi" olması sebebiyle tekrar kavga etti Rusya ve Ukrayna savaşı zamanlarında. David Gilmour savaşın daha ilk günlerinden Ukrayna'yı desteklediğini söylerken Roger Waters biraz bekledikten sonra Ukrayna'yı destekledi. Roger Waters Komünist mi bilmiyoruz fakat olsa bile bu Gilmour'u hiç alakadar etmez, Anti Semitik de değil, Roger Waters günümüz İsrail'inin Nazilerin yeni versiyonu olduğunu ve Filistin'e aynısını yaptıklarını söylüyor, bana sorarsanız yarı yarıya haklı ama tamamen değil lakin Gilmour bu konuda da haksız, Roger açıkça bir şekilde tüm Yahudilerden nefret etmiyor, İsrail'i politika açısından eleştiriyor. Roger Waters Türkiye'de bazı kesimler tarafından sevilmez çünkü Erdoğan karşıtıdır ve Bono gibi Rockstarların aksine hiçbir zaman Türkiye'ye geldiği sıralarda cumhurbaşkanı ile görüşmemiştir. Gilmour'un gıcık olduğu şey Roger'ın siyasetini müziklerine katmasıydı, Roger her zaman politika ile ilgileniyordu mesela The Wall, mesela Animals albümleri lakin Gilmour müziğe siyaseti katmayı aptalca ve gereksiz buluyordu bu da zıt oldukları bir konu daha. Beni rahatsız eden nokta şu, Roger Waters'ın babası Naziler tarafından Roger 6 aylıkken öldürülmesine rağmen David ve onun şimdiki, Syd, Rick, Nick ve Roger'ın ne pahasına olursa olsun tüm zorluklarla kurduğu grubun ekmeğini yiyen yeni "Yoko Ono" eşi (genelde şarkı sözleri eleştirmenler ve fandom tarafından berbat kabul eden şarkıları da o yazmış) Roger Waters'ı nazi sempatizyanlığı ile suçluyor. David Gilmour Roger'ın babasının nasıl öldüğünü bilmesine rağmen dolduruşa gelip böyle hassas bir konu üzerinden Roger'ın canını yakmaya çalışıyor. Bu durumda ben Nick Mason gibiyim, ona göre ikisinin de haksız olduğu yerler var bana göre de öyle. Roger Waters geçmişte David'e müziği resmen haram ettiği için bencil bir egoist, geçmişteki Roger Waters benim kesinlikle fanı olmayacağım birisi lakin şu an düzeldiği için ona saygı duyabilir ve dinleyebilirim gibi hissediyorum, inanılmaz zeki birisi ayrıca. Şimdiki David Gilmour manipülasyonu çok kolay yutan pasif birisi fakat gençlik zamanlarına hayran olmamak elde değil. Nick Mason her dönemde iyiydi, en başından beri onu çok severim, Syd Barrett ne yaptıysa kendine yaptı fakat dehaydı ve çok iyi kalpli biriydi, kimseyi kırmazdı. Rick Wright sessiz, sakin ve iyi kalpli bir adamdı o da kimseyi kırmazdı, o da ne yaptıysa kendine yaptı yani onu da severim ayrıca o da bir dahiydi. Herneyse görüşlerim bu yönde, bu arada arada sırada eski Roger hakkında şeyler atıyorum diye kafanız karışmasın bu fandomın eğlenme şekli gibi bir şey, herkes Roger'ın zekasına saygı duysa da egosu ile dalga geçer ve ben de öyle yapıyorum hahahaha (farkındaysanız zaten hep absürt resimlerini kullanıyorum, kesinlikle onun David'e yaptıklarını doğru bulmuyorum)


Ben baştan beri Syd ve Gilmourcuyum lakin objektif anlatmak da önemli, sonuçta Pink Floyd demek 4 hatta 5 demek :)


Screenshot_20230727-153304_Chrome.jpg
 
Konu Sahibi
Ü

Üye silindi 192

Çok güzel yazmışsın eline sağlık.
Fakat Syd Barrett kendisini şu an yeni tanıdım ama çok üzüldüm yetenekli bir insanmış acaba hiç böyle bir şey yaşanmayıp grupta kalsa nasıl olurdu merak ettim açıkçası.
Her zaman en merak ettiğim konu budur, acaba grup şimdiden daha iyi mi olurdu yoksa yeraltı grubu olmaya devam mı ederlerdi 🤔 Gerçi Syd şöhreti saçma ve sıkıcı bulurdu o yüzden daha popüler olmazlardı herhalde
 
Konu Sahibi
Ü

Üye silindi 192

Tüm işimi gücümü bırakıp ölen Syd'in hayatı için üzüleceğim şimdi de. Ben eskiden David haklıymış da şu an Roger haklı diyendenim ama şunu da söyleyeyim Roger'ın, David'e tavrı zorbalık boyutundaymış eskiden. David eskiden Roger yüzünden çok acı çektiği için şu an Roger'a o dediğin şeyleri söylemiş bence. Böyle yıllarca dışlanan birinin öfkeli olmasına ve böyle konuşmasına çok da kızamıyorum.
Aslında ben de ama ölmüş babasının kimler tarafından öldürüldüğünü bilmesine rağmen o suçlama ve anti semitik diye iftira atması kesinlikle iğrenç bir davranış


@ledzeppelin, çok güzel bir biçimde açıklamışsın konuyu. Yazıların genelde araştırılmış ve detaylı oluyor zaten.
Konu hakkında çok kararsızım. İki tarafın da hataları ve yanlışları var.
Katılıyorum ve çok teşekkür ederimm 🙇🏼‍♀️💜
 
Moderatörün son düzenlenenleri:

ask

Fanbase Starter
Katılım
8 Haz 2023
Mesajlar
1,625
Tepki
4,552
Puan
114
Bugün kaos ihtiyacınızı dibine kadar dolduracak bir kavgayı anlatacağım. Profil resmimde gördüğünüz gibi, 70li yılların bir numaralı grubu Pink Floyd yaklaşık 44 yıldır birbiri ile belirli sebeplerden ötürü kavga ediyorlar. Olaya geçmeden önce kişileri tanıtayım kafanız karışmasın.


Syd Barrett
Ekli dosyayı görüntüle 5506


Roger Waters
Ekli dosyayı görüntüle 5518


Rick Wright
Ekli dosyayı görüntüle 5509


Nick Mason
Ekli dosyayı görüntüle 5513


David Gilmour
Ekli dosyayı görüntüle 5516

Ekli dosyayı görüntüle 5517



Grup aslen 1965 yılında Syd Barrett öncülüğünde bir araya gelmiş ve Barrett grubun lideri olmuştur. Bu dönemler Psikedelik Rock ile dönem gruplarından sıyrılan "Pink Floyd" inanılmaz soundları ve uyuşturucu içmeden etkisini yaşatan şarkılar ile müzik eleştirmenlerini peşlerinden koşturuyordu. Zamanının çok ötesinde bir zekaya sahip olan Syd Barrett aynı zamanda farklı yüzü sayesinde ortamlarda da bayağı popülerdi ama bu onun sonunu getirecek bir kaç şeyden biriydi. 1967'nin sonuna kadar muazzam ilerleyen grup liderin LSD bağımlılığına yakalanması ile ne yapacağını şaşırdı ve ne olur olmaz diye gruba bir eleman daha aldılar, evet o David Gilmour'du. Roger Waters her şeyi hesaplıyordu, Syd bağımlılıktan kurtulamazsa çalmayacak duruma gelecekti o yüzden David'i yedek olarak tutmak pek de mantıksız değildi. Tam da düşündüğü gibi oldu, Syd günden güne LSD ve kadınlara bağımlı oldu, sahneye çıktığı zaman öylece duruyor hatta bazenleri yanlış çalıyordu ki bazı zamanlar sahneye çıkmayı bile reddediyordu. Resmi olarak 1968-1969 yılında gruptan oy birliği ile gönderilen Syd'in yerine David geldi ama bunun o kadar kolay olduğunu falan düşünmeyin, özellikle David ve Roger için bu durum çok zordu çünkü Syd Roger ile çocukluk arkadaşı, David ile de okuldan arkadaştı. Özellikle Gilmour ilk zamanlar Syd'in parçalarını çalmakta çok zorlanıyordu fakat bunun sebebi yetenekleri değildi, aksine David kat be kat daha yetenekliydi lakin arkadaşının yerine geçme düşüncesi onu rahatsız ediyordu.


Gilmour şöyle diyor: Eskiden gruba ilk geldiği zamanlar onunla "yeni çocuk" diye dalga geçiyorlarmış kendi aralarında fakat bu durumu o kadar da takmamış o zamanlar kafaya. Roger Waters'ın Gilmour hakkındaki düşüncesi "Hiçbir zaman David ve Rick benim kadar yetenekli olmadılar, David asla şarkı sözü yazamadı, yüzü güzeldi biz de ilgileri çekmek amaçlı onu yedek olarak aldık" Haklılık payı var, David Gilmour hâlâ daha Axl Rose ile "En güzel yüzlü Rockstar" diye anılıyor, onun için erkek güzeli diyorlardı ve bir nevi Rock dünyasının Leonardo Dicaprio'suydu. Grup şimdinin aksine 69'dan 76'ya kadar gayet iyi anlaşıyorlardı ama ara sıra sürtüşmeler de olmuyor değildi. Grup içinde belli bir gruplaşma vardı, Nick Mason ve Roger Waters kendilerine "iş arkadaşları değil gerçek arkadaşlar" diyorlardı aynı şekilde David Gilmour ve Rick Wright da bu şekildeydi ama Nick Mason diğer iki üyeyle de çok iyi anlaşıyordu yani tarafsız ve grubun en iyi adamıydı diyebiliriz. Roger Waters zaten Gilmour gruba geldiğinden beri pek uyuşmuyordu onunla ama Rick ile eskiden yakın olmalarına rağmen 70lerin sonlarında ona karşı cephe aldı. Bunun sebebi Rick Wright'ın çok zorlu bir boşanmadan dolayı uyuşturucu bağımlılığına yakalanmasıydı ve bu dönemde grup için hiçbir şey yapmıyordu, Roger onu çağırdığında "Tatildeyim çalışamam" diyordu. Roger Waters mükemmeliyetçi kelimesinin sözlük anlamı gibi bir şeydir, o Rick'i haklı bulmuyordu çünkü kendisi de zorlu bir boşanma geçirmişti ama canla başla çalışmaya devam etmişti, ona göre Rick iradesiz ve grubun işe yaramaz kişisiydi. Roger diğer grup üyelerini karşısına aldı ve Rick'i grubu aksattığı için gruptan atmayı teklif etti, bazı kişiler Roger'ın onu tek başına attığını söylemesine rağmen bu yanlıştır zira David buna izin vermezdi, oy birliği ile Rick'i gruptan attılar.


Gelelim asıl 44 yıllık kavgaya, tahmin edebileceğiniz gibi Gilmour ve Waters arasında geçti. Dediğim gibi, Gilmour Waters için sadece fan çekecek bir makine gibi bir şeydi fakat Gilmour gruptaki herkesten daha yetenekliydi, sadece Roger kadar güzel şarkı sözleri yazamıyordu o kadar. Gidip Pink Floyd'un hem en güzel hem de en popüler şarkılarını dinleyin, hepsinin o içinize işleyen müziğinde David'in imzası vardır, sözler ise genel olarak Roger'a aittir. Yani bu ikisi her ne kadar zıt olsalar da bir araya gelince yıkıcı bir güç oluşturuyorlardı. İnanın David Roger bunu isteseydi itiraz etmez ve onunla devam ederdi fakat Roger adamın yıllarca belirli yerlerden açığını bulmaya çalıştı, David'in her yaptığı şeye "yetersiz" gözüyle bakıp onun sinirleriyle oynuyordu, Roger her noktanın kusursuz olmasını istiyordu, yetmezmiş gibi kendini grubun en yetenekli kişisi ve grubun lideri olarak gördüğü için David'e emir falan vermeye çalışıyordu. Duygularını beyninden daha az kullanan Roger'ın aksine David Gilmour çok nazik, duygusal ve romantik bir karaktere sahip bu sebeple hemen isyan etmedi bu duruma ve gruptan çıkmadı. David Roger'ın aksine gittikçe Waters köpürdüğü için David'e daha da kötü davranıyordu. 1976 yılından sonra David resmen Roger ile sadece iş arkadaşı olarak kaldı, en başlarda tüm üyelere iyi davranan ve onlarla gerçekten arkadaş olmak isteyen David artık Roger'ın aşağılamalarına katlanamıyordu bu sebeple aralarındaki diyaloglar büyük ölçüde azaldı. 80 yılında Rick gruptan gidince Roger grubun lideri gibi davranarak grup albümünü (The Final Cut) kendi solo albümüne benzetti, Pink Floyd olmaktan en uzak 3. albüm diyebiliriz bu albüme. David bu duruma katlanamıyordu, istediği şey bu değildi bu dönem David ve Roger'ın birbirine girdiği dönemdir, Roger en sonunda "Pink Floyd benim, dağıtıyorum grubu" diyerek grubu dağıtmak istiyor lakin David ona "Sen gidiyorsun, biz sensiz de yaparız" diyor ve Roger Waters gruptan atılıyor. Tabiki de öyle eli kolu bağlı kalmıyor ve dava açıyor, isim hakkını falan hepsini istiyor. İsim hakkı üyelere kalıyor ama Roger katkıda bulunduğu tüm şarkıları kullanma hakkına sahip oluyor yani istediği parçayı konserlerinde söyleyebiliyor ki David buna bile o kadar takmıyor, kullansın sorun yok diyor. Roger olmadan yapılan ilk albüm pek beğenilmiyor çünkü sözler çok sönük kalıyor ama albüm çok başarılı oluyor. Roger olmadan yapılan bir diğer albümün sözlerini David başkalarına yazdırıyor ki onun da sözleri hiç beğenilmiyor, o da başarılı oluyor ama. Yapılan son albümde bu sefer Rick olmuyor (David Roger gidince Rick'i geri almıştı bu arada) çünkü kanser sebebiyle vefat ediyor hatta dün doğum günüydü, böylelikle Rick Syd'den sonra ölen ikinci üye oluyor. David son albümden sonra grubu dağıtıyor, Rick olmadan Pink Floyd'un olmayacağını söylüyor ve her yıl onu anıyor, Endless River ezici çoğunluğa göre gelmiş geçmiş en kötü ve gereksiz Pink Floyd albümü kabul ediliyor. Kurucu olan Syd de kanser sebebiyle ölüyor ama Syd daha genç ölmesine rağmen çok yaşlı görünüyor çünkü aralıksız yıllarca LSD kullanmış ve en sonunda ablası onu evden yıllarca çıkarmamış, odasında resim yapıp durmuş. Bir bilgi daha, Syd Barrett Şizoid Bozukluğa sahipti bu yüzden inanılmaz bir hayal gücü ve zekaya sahip olduğu düşünülüyordu ki zaten öyleydi, zehir gibi bir kafası vardı fakat 24 yaşında müziği bıraktı ve ölene dek evinde yalnız yaşadı.


Sonuç olarak: David Gilmour ve Roger Waters Twitter'dan Roger'ın "Komünist, Anti Semitik ve Rusya destekçisi" olması sebebiyle tekrar kavga etti Rusya ve Ukrayna savaşı zamanlarında. David Gilmour savaşın daha ilk günlerinden Ukrayna'yı desteklediğini söylerken Roger Waters biraz bekledikten sonra Ukrayna'yı destekledi. Roger Waters Komünist mi bilmiyoruz fakat olsa bile bu Gilmour'u hiç alakadar etmez, Anti Semitik de değil, Roger Waters günümüz İsrail'inin Nazilerin yeni versiyonu olduğunu ve Filistin'e aynısını yaptıklarını söylüyor, bana sorarsanız yarı yarıya haklı ama tamamen değil lakin Gilmour bu konuda da haksız, Roger açıkça bir şekilde tüm Yahudilerden nefret etmiyor, İsrail'i politika açısından eleştiriyor. Roger Waters Türkiye'de bazı kesimler tarafından sevilmez çünkü Erdoğan karşıtıdır ve Bono gibi Rockstarların aksine hiçbir zaman Türkiye'ye geldiği sıralarda cumhurbaşkanı ile görüşmemiştir. Gilmour'un gıcık olduğu şey Roger'ın siyasetini müziklerine katmasıydı, Roger her zaman politika ile ilgileniyordu mesela The Wall, mesela Animals albümleri lakin Gilmour müziğe siyaseti katmayı aptalca ve gereksiz buluyordu bu da zıt oldukları bir konu daha. Beni rahatsız eden nokta şu, Roger Waters'ın babası Naziler tarafından Roger 6 aylıkken öldürülmesine rağmen David ve onun şimdiki, Syd, Rick, Nick ve Roger'ın ne pahasına olursa olsun tüm zorluklarla kurduğu grubun ekmeğini yiyen yeni "Yoko Ono" eşi (genelde şarkı sözleri eleştirmenler ve fandom tarafından berbat kabul eden şarkıları da o yazmış) Roger Waters'ı nazi sempatizyanlığı ile suçluyor. David Gilmour Roger'ın babasının nasıl öldüğünü bilmesine rağmen dolduruşa gelip böyle hassas bir konu üzerinden Roger'ın canını yakmaya çalışıyor. Bu durumda ben Nick Mason gibiyim, ona göre ikisinin de haksız olduğu yerler var bana göre de öyle. Roger Waters geçmişte David'e müziği resmen haram ettiği için bencil bir egoist, geçmişteki Roger Waters benim kesinlikle fanı olmayacağım birisi lakin şu an düzeldiği için ona saygı duyabilir ve dinleyebilirim gibi hissediyorum, inanılmaz zeki birisi ayrıca. Şimdiki David Gilmour manipülasyonu çok kolay yutan pasif birisi fakat gençlik zamanlarına hayran olmamak elde değil. Nick Mason her dönemde iyiydi, en başından beri onu çok severim, Syd Barrett ne yaptıysa kendine yaptı fakat dehaydı ve çok iyi kalpli biriydi, kimseyi kırmazdı. Rick Wright sessiz, sakin ve iyi kalpli bir adamdı o da kimseyi kırmazdı, o da ne yaptıysa kendine yaptı yani onu da severim ayrıca o da bir dahiydi. Herneyse görüşlerim bu yönde, bu arada arada sırada eski Roger hakkında şeyler atıyorum diye kafanız karışmasın bu fandomın eğlenme şekli gibi bir şey, herkes Roger'ın zekasına saygı duysa da egosu ile dalga geçer ve ben de öyle yapıyorum hahahaha (farkındaysanız zaten hep absürt resimlerini kullanıyorum, kesinlikle onun David'e yaptıklarını doğru bulmuyorum)


Ben baştan beri Syd ve Gilmourcuyum lakin objektif anlatmak da önemli, sonuçta Pink Floyd demek 4 hatta 5 demek :)


Ekli dosyayı görüntüle 5533
Bilmiyorsan b isaretleyeceksin diyorum (benim dikkat daginikliginin ortama giris
 

Lili Beth

Fanbase Starter
Katılım
10 Tem 2023
Mesajlar
532
Tepki
1,342
Puan
49
Bugün kaos ihtiyacınızı dibine kadar dolduracak bir kavgayı anlatacağım. Profil resmimde gördüğünüz gibi, 70li yılların bir numaralı grubu Pink Floyd yaklaşık 44 yıldır birbiri ile belirli sebeplerden ötürü kavga ediyorlar. Olaya geçmeden önce kişileri tanıtayım kafanız karışmasın.


Syd Barrett
Ekli dosyayı görüntüle 5506


Roger Waters
Ekli dosyayı görüntüle 5518


Rick Wright
Ekli dosyayı görüntüle 5509


Nick Mason
Ekli dosyayı görüntüle 5513


David Gilmour
Ekli dosyayı görüntüle 5516

Ekli dosyayı görüntüle 5517



Grup aslen 1965 yılında Syd Barrett öncülüğünde bir araya gelmiş ve Barrett grubun lideri olmuştur. Bu dönemler Psikedelik Rock ile dönem gruplarından sıyrılan "Pink Floyd" inanılmaz soundları ve uyuşturucu içmeden etkisini yaşatan şarkılar ile müzik eleştirmenlerini peşlerinden koşturuyordu. Zamanının çok ötesinde bir zekaya sahip olan Syd Barrett aynı zamanda farklı yüzü sayesinde ortamlarda da bayağı popülerdi ama bu onun sonunu getirecek bir kaç şeyden biriydi. 1967'nin sonuna kadar muazzam ilerleyen grup liderin LSD bağımlılığına yakalanması ile ne yapacağını şaşırdı ve ne olur olmaz diye gruba bir eleman daha aldılar, evet o David Gilmour'du. Roger Waters her şeyi hesaplıyordu, Syd bağımlılıktan kurtulamazsa çalmayacak duruma gelecekti o yüzden David'i yedek olarak tutmak pek de mantıksız değildi. Tam da düşündüğü gibi oldu, Syd günden güne LSD ve kadınlara bağımlı oldu, sahneye çıktığı zaman öylece duruyor hatta bazenleri yanlış çalıyordu ki bazı zamanlar sahneye çıkmayı bile reddediyordu. Resmi olarak 1968-1969 yılında gruptan oy birliği ile gönderilen Syd'in yerine David geldi ama bunun o kadar kolay olduğunu falan düşünmeyin, özellikle David ve Roger için bu durum çok zordu çünkü Syd Roger ile çocukluk arkadaşı, David ile de okuldan arkadaştı. Özellikle Gilmour ilk zamanlar Syd'in parçalarını çalmakta çok zorlanıyordu fakat bunun sebebi yetenekleri değildi, aksine David kat be kat daha yetenekliydi lakin arkadaşının yerine geçme düşüncesi onu rahatsız ediyordu.


Gilmour şöyle diyor: Eskiden gruba ilk geldiği zamanlar onunla "yeni çocuk" diye dalga geçiyorlarmış kendi aralarında fakat bu durumu o kadar da takmamış o zamanlar kafaya. Roger Waters'ın Gilmour hakkındaki düşüncesi "Hiçbir zaman David ve Rick benim kadar yetenekli olmadılar, David asla şarkı sözü yazamadı, yüzü güzeldi biz de ilgileri çekmek amaçlı onu yedek olarak aldık" Haklılık payı var, David Gilmour hâlâ daha Axl Rose ile "En güzel yüzlü Rockstar" diye anılıyor, onun için erkek güzeli diyorlardı ve bir nevi Rock dünyasının Leonardo Dicaprio'suydu. Grup şimdinin aksine 69'dan 76'ya kadar gayet iyi anlaşıyorlardı ama ara sıra sürtüşmeler de olmuyor değildi. Grup içinde belli bir gruplaşma vardı, Nick Mason ve Roger Waters kendilerine "iş arkadaşları değil gerçek arkadaşlar" diyorlardı aynı şekilde David Gilmour ve Rick Wright da bu şekildeydi ama Nick Mason diğer iki üyeyle de çok iyi anlaşıyordu yani tarafsız ve grubun en iyi adamıydı diyebiliriz. Roger Waters zaten Gilmour gruba geldiğinden beri pek uyuşmuyordu onunla ama Rick ile eskiden yakın olmalarına rağmen 70lerin sonlarında ona karşı cephe aldı. Bunun sebebi Rick Wright'ın çok zorlu bir boşanmadan dolayı uyuşturucu bağımlılığına yakalanmasıydı ve bu dönemde grup için hiçbir şey yapmıyordu, Roger onu çağırdığında "Tatildeyim çalışamam" diyordu. Roger Waters mükemmeliyetçi kelimesinin sözlük anlamı gibi bir şeydir, o Rick'i haklı bulmuyordu çünkü kendisi de zorlu bir boşanma geçirmişti ama canla başla çalışmaya devam etmişti, ona göre Rick iradesiz ve grubun işe yaramaz kişisiydi. Roger diğer grup üyelerini karşısına aldı ve Rick'i grubu aksattığı için gruptan atmayı teklif etti, bazı kişiler Roger'ın onu tek başına attığını söylemesine rağmen bu yanlıştır zira David buna izin vermezdi, oy birliği ile Rick'i gruptan attılar.


Gelelim asıl 44 yıllık kavgaya, tahmin edebileceğiniz gibi Gilmour ve Waters arasında geçti. Dediğim gibi, Gilmour Waters için sadece fan çekecek bir makine gibi bir şeydi fakat Gilmour gruptaki herkesten daha yetenekliydi, sadece Roger kadar güzel şarkı sözleri yazamıyordu o kadar. Gidip Pink Floyd'un hem en güzel hem de en popüler şarkılarını dinleyin, hepsinin o içinize işleyen müziğinde David'in imzası vardır, sözler ise genel olarak Roger'a aittir. Yani bu ikisi her ne kadar zıt olsalar da bir araya gelince yıkıcı bir güç oluşturuyorlardı. İnanın David Roger bunu isteseydi itiraz etmez ve onunla devam ederdi fakat Roger adamın yıllarca belirli yerlerden açığını bulmaya çalıştı, David'in her yaptığı şeye "yetersiz" gözüyle bakıp onun sinirleriyle oynuyordu, Roger her noktanın kusursuz olmasını istiyordu, yetmezmiş gibi kendini grubun en yetenekli kişisi ve grubun lideri olarak gördüğü için David'e emir falan vermeye çalışıyordu. Duygularını beyninden daha az kullanan Roger'ın aksine David Gilmour çok nazik, duygusal ve romantik bir karaktere sahip bu sebeple hemen isyan etmedi bu duruma ve gruptan çıkmadı. David Roger'ın aksine gittikçe Waters köpürdüğü için David'e daha da kötü davranıyordu. 1976 yılından sonra David resmen Roger ile sadece iş arkadaşı olarak kaldı, en başlarda tüm üyelere iyi davranan ve onlarla gerçekten arkadaş olmak isteyen David artık Roger'ın aşağılamalarına katlanamıyordu bu sebeple aralarındaki diyaloglar büyük ölçüde azaldı. 80 yılında Rick gruptan gidince Roger grubun lideri gibi davranarak grup albümünü (The Final Cut) kendi solo albümüne benzetti, Pink Floyd olmaktan en uzak 3. albüm diyebiliriz bu albüme. David bu duruma katlanamıyordu, istediği şey bu değildi bu dönem David ve Roger'ın birbirine girdiği dönemdir, Roger en sonunda "Pink Floyd benim, dağıtıyorum grubu" diyerek grubu dağıtmak istiyor lakin David ona "Sen gidiyorsun, biz sensiz de yaparız" diyor ve Roger Waters gruptan atılıyor. Tabiki de öyle eli kolu bağlı kalmıyor ve dava açıyor, isim hakkını falan hepsini istiyor. İsim hakkı üyelere kalıyor ama Roger katkıda bulunduğu tüm şarkıları kullanma hakkına sahip oluyor yani istediği parçayı konserlerinde söyleyebiliyor ki David buna bile o kadar takmıyor, kullansın sorun yok diyor. Roger olmadan yapılan ilk albüm pek beğenilmiyor çünkü sözler çok sönük kalıyor ama albüm çok başarılı oluyor. Roger olmadan yapılan bir diğer albümün sözlerini David başkalarına yazdırıyor ki onun da sözleri hiç beğenilmiyor, o da başarılı oluyor ama. Yapılan son albümde bu sefer Rick olmuyor (David Roger gidince Rick'i geri almıştı bu arada) çünkü kanser sebebiyle vefat ediyor hatta dün doğum günüydü, böylelikle Rick Syd'den sonra ölen ikinci üye oluyor. David son albümden sonra grubu dağıtıyor, Rick olmadan Pink Floyd'un olmayacağını söylüyor ve her yıl onu anıyor, Endless River ezici çoğunluğa göre gelmiş geçmiş en kötü ve gereksiz Pink Floyd albümü kabul ediliyor. Kurucu olan Syd de kanser sebebiyle ölüyor ama Syd daha genç ölmesine rağmen çok yaşlı görünüyor çünkü aralıksız yıllarca LSD kullanmış ve en sonunda ablası onu evden yıllarca çıkarmamış, odasında resim yapıp durmuş. Bir bilgi daha, Syd Barrett Şizoid Bozukluğa sahipti bu yüzden inanılmaz bir hayal gücü ve zekaya sahip olduğu düşünülüyordu ki zaten öyleydi, zehir gibi bir kafası vardı fakat 24 yaşında müziği bıraktı ve ölene dek evinde yalnız yaşadı.


Sonuç olarak: David Gilmour ve Roger Waters Twitter'dan Roger'ın "Komünist, Anti Semitik ve Rusya destekçisi" olması sebebiyle tekrar kavga etti Rusya ve Ukrayna savaşı zamanlarında. David Gilmour savaşın daha ilk günlerinden Ukrayna'yı desteklediğini söylerken Roger Waters biraz bekledikten sonra Ukrayna'yı destekledi. Roger Waters Komünist mi bilmiyoruz fakat olsa bile bu Gilmour'u hiç alakadar etmez, Anti Semitik de değil, Roger Waters günümüz İsrail'inin Nazilerin yeni versiyonu olduğunu ve Filistin'e aynısını yaptıklarını söylüyor, bana sorarsanız yarı yarıya haklı ama tamamen değil lakin Gilmour bu konuda da haksız, Roger açıkça bir şekilde tüm Yahudilerden nefret etmiyor, İsrail'i politika açısından eleştiriyor. Roger Waters Türkiye'de bazı kesimler tarafından sevilmez çünkü Erdoğan karşıtıdır ve Bono gibi Rockstarların aksine hiçbir zaman Türkiye'ye geldiği sıralarda cumhurbaşkanı ile görüşmemiştir. Gilmour'un gıcık olduğu şey Roger'ın siyasetini müziklerine katmasıydı, Roger her zaman politika ile ilgileniyordu mesela The Wall, mesela Animals albümleri lakin Gilmour müziğe siyaseti katmayı aptalca ve gereksiz buluyordu bu da zıt oldukları bir konu daha. Beni rahatsız eden nokta şu, Roger Waters'ın babası Naziler tarafından Roger 6 aylıkken öldürülmesine rağmen David ve onun şimdiki, Syd, Rick, Nick ve Roger'ın ne pahasına olursa olsun tüm zorluklarla kurduğu grubun ekmeğini yiyen yeni "Yoko Ono" eşi (genelde şarkı sözleri eleştirmenler ve fandom tarafından berbat kabul eden şarkıları da o yazmış) Roger Waters'ı nazi sempatizyanlığı ile suçluyor. David Gilmour Roger'ın babasının nasıl öldüğünü bilmesine rağmen dolduruşa gelip böyle hassas bir konu üzerinden Roger'ın canını yakmaya çalışıyor. Bu durumda ben Nick Mason gibiyim, ona göre ikisinin de haksız olduğu yerler var bana göre de öyle. Roger Waters geçmişte David'e müziği resmen haram ettiği için bencil bir egoist, geçmişteki Roger Waters benim kesinlikle fanı olmayacağım birisi lakin şu an düzeldiği için ona saygı duyabilir ve dinleyebilirim gibi hissediyorum, inanılmaz zeki birisi ayrıca. Şimdiki David Gilmour manipülasyonu çok kolay yutan pasif birisi fakat gençlik zamanlarına hayran olmamak elde değil. Nick Mason her dönemde iyiydi, en başından beri onu çok severim, Syd Barrett ne yaptıysa kendine yaptı fakat dehaydı ve çok iyi kalpli biriydi, kimseyi kırmazdı. Rick Wright sessiz, sakin ve iyi kalpli bir adamdı o da kimseyi kırmazdı, o da ne yaptıysa kendine yaptı yani onu da severim ayrıca o da bir dahiydi. Herneyse görüşlerim bu yönde, bu arada arada sırada eski Roger hakkında şeyler atıyorum diye kafanız karışmasın bu fandomın eğlenme şekli gibi bir şey, herkes Roger'ın zekasına saygı duysa da egosu ile dalga geçer ve ben de öyle yapıyorum hahahaha (farkındaysanız zaten hep absürt resimlerini kullanıyorum, kesinlikle onun David'e yaptıklarını doğru bulmuyorum)


Ben baştan beri Syd ve Gilmourcuyum lakin objektif anlatmak da önemli, sonuçta Pink Floyd demek 4 hatta 5 demek :)


Ekli dosyayı görüntüle 5533
Eline saglik cok guzel yazmissin ben de simdi rogeri hakli buldum
Bu arada david gilmour cicek cocukmus cok tatli
Rogerda eskiden gruplayken biraz soyeon gibiymis
 

Benzer konular

Üst